Psikolojimizi Değiştiren Adam:Darren Aronofsky

Oscar’a az zaman kala Black Swan  beni çok etkiledi ve Akademi Darren Aronofsky’in tarzını çok sert bulsa da kesinlikle en iyi film adaylıklarından birine oturacağını biliyorum. Evet Aronofsky öyle şeyler yapıyor ki, filmleri sona erdiğinde,öyle koltuktan saniyede kalkıp uzaklaşamıyorsunuz yarattığı atmosferden.Şöyle bir akan yazılara boş boş bakıp bir süre kendinize gelmeniz gerekiyor. 1998 yılında hiç […]

Otel odalarını sever misiniz? 1408

Az kalsın hatırlatmayı unutuyordum.1408’i izlemeyin.Bırakın o sadece Stephen King’in romanı olarak yazıda kalsın sizler için.Nasılsa Stephen King her şekilde okunur. Açık söyliyeyim,Samuel L. Jackson’u severim.Güzel afişte onun da suratını görünce,(King okuyarak büyüdük tabi bir de) filmi izlemek kaçınılmaz diye düşündüm,John Cusack’ı hiç korku öğeleriyle düşünmesem de.Zaten kendisi de hiç korku öğeleriyle takılmadı.Acınası zavallı madur yazar! […]

Coen Kardeşlerden yine ciddi bir iş:A serious Man (Ciddi Bir Adam)

Film başladığı anda dedim ki yanlış şey mi izliyorum?Bu süpriz açılış beni bozguna uğratırken,Coen  Kardeşler izlediğimi hatırladım,süprizlere açık olmak lazım. Bu tamamen bağımsız görünen açılış parçasından sonra,tahmini 1960lara gidiyoruz,çoğunlukla Yahudilerin yaşadığı,prefabrik görüntülü,iddiasız,çubuk antenli evlerden oluşan bir Amerikan kasabasında buluyoruz kendimizi.Bir üniversitede fizik profesoru olan Larry Gopnik,bu kasabavari yerde karısı,oğlu ve kızı ile ikamet etmektedir.Üstüne kalıcı misafir […]

New York’ta Beş Minare

New York’ta beş minare! Evet gerçekten ilgi çekici bir film adı.Eminim ki bu ismi merak edenlerin sayısı da hiç az degil.E tabi filmi izleyince filmde çokça bahsi geçen,memleket hasreti ile hayalleri süsleyen Bitlis ile,yörenin meşhur türküsü “Bitlis’te beş minare” ye gönderme yapılmış olduğunu anlıyoruz.Peki Bitlis bu filmin içine niye girmiş onu bilmiyoruz.Kendi adıma tahmin yürütüyorum,sırf […]

Social Network:Biz arkadaş kazanırken,Mark ne yapıyordu?

Tabi bir Fight Club kadar sanat eseri değil,Seven kadar dahiyane mi? Zodiac ‘a benzeten oldu mu kurguyu? David Fincheri severim.Hatta çok severim.Ne zaman Fincher izlesem,bir anda mualif oluveririm.Neyle savaştığımızı sorgulamak isterim.Ama Fincher da insan değil mi? O da güncel seylere el atmak istemiş belli ki,yüzyılın icadı (!) facebook hikayesi eline düşmüş e adam bunu değerlendirmesin […]

Günün sorusu:Yemek yemek,dua etmek ve sevmek üzerine kötü bir film yapılabilir mi?

Yemek yemek,dua etmek ve sevmek üzerine kötü bir film yapılabilir mi? James Franco ,Julia Roberts ve Javier Bardem’e rağmen kötü bir film yapılabilir mi? Bu iki soruya EVET yanıtı vermek kulağa hiç hoş gelmese de .EVET Eat Pray Love (Ye dua et sev ) kötü bir film olmuş. Genel olarak metropol insanının (New York insanı da […]

Şafak iki kerede sökecek:Twilight Saga:Breaking Dawn

Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik.Finali ikiye bölmek kitabın yoğunluğu açısından doğru bir yaklaşım olsa da,rant kaygısı eleştirilerini de beraberinde getirir.Çünkü iki filmin arası tam bir seneymiş!!!Evet evet tabi ki Alacakaranlık serisinden bahsediyorum. Twilight (Alacakaranlık) bir bomba etkisi yaptı! New Moon(Yeni Ay) bombanın etkisiyle kulaklarımızı sağır etti adeta.Tüm ihtişamıyla konuşuldu yazıldı,çizildi. Eclipse ( Tutulma) noluyor ya biz […]

Last Chance Harvey

  Dustin Hoffman ismi bir filmi izlemem için yeterlidir.Hiç romantik dram izleyecek durumda değildim ama Dustin Hoffman’in gözleriyle bile rol yapmasını kaçırmak hiç doğru gelmiyor insana.Bu küçük ama dev oyuncuya tüm sadeliğiyle iri yarı Emma Thompson’un eşlik etmesi başta biraz tuhaf gelebilir ama iyi şeyler yanyana hiç sakil durmuyor. Orta yaşı geçmek üzere olan Harvey,aslında […]

Hayat süprizlerle doludur ama kimin için?:Mine Vaganti/Serseri Mayınlar

Ferzan Özpetek’in beni bu kadar güldürebileceği hiç aklıma gelmezdi.Ama onun yeteneğine o kadar güveniyorum ki bu farklı tarz bile şaşırtmadı beni.Ferzan yapar! Herşeyi en ince ayrıntısına kadar işler.Size de sadece arkanıza yaslanıp keyfini çıkarmak kalır.Bugüne kadar çektiği filmlerde hep derin bir hüzün,yaralı bir aşk hikayesi olmasına rağmen,yüzümüze gülücük konduran sahneleri de serpiştirivermişti aralara.Ama Serseri Mayınlar […]

Julie & Julia

Tanrı Merly Streep’i korusun!Böylesine gerçek sade bir konuya bile enerjisini kattığı,tehlikeli ilişkilerin o çok kötü kalpli kontesi iken,sevgi dolu ve komik bir kadını böylesine canlandırdığı için ona sonsuz teşekkürler. Evet size çok gereksiz bile gelse de ,aksiyondan teknolojiden başka birşey izlemem deseniz de Merly Streep’i Julia rolünde izlemeden bu dünyadan göçmeyin derim.Tamam tamam Amy Adams’ın […]